Bugün Rusya’da birçok üniversitede Türkoloji (Türk dilleri, edebiyatı ve kültürü) bölümleri veya kürsüleri bulunmakta ve bu sahadaki çalışmalarda büyük bir artış gözlemlenmektedir. Türkoloji çalışmaları, özellikle Rusya’nın Türk halklarının yaşadığı bölgelerinde ve büyük üniversitelerinde oldukça gelişmiş durumda. Rusya’da “Türkoloji”nin Dünü ve Bugünü üzerine gerçekleştirdiğimiz görüşme kapsamında Anadolu Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölüm Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Zülfikar Bayraktar, bu alandaki çalışmaların Rusya coğrafyası içerisinde büyük bir titizlikle ve belli bir prestij çerçevesinde yürütüldüğüne dikkat çekti.
Türkoloji: Zengin Bir Kültürün Taşıyıcısı
Türkoloji, diğer adıyla Türklük bilimi, Türk halklarının filolojisi, antropolojisi, edebiyatı ve tarihi başta olmak üzere, somut ve somut olmayan kültürel miraslarını sistematik bir şekilde derleyen, araştıran ve inceleyen bilim dalı olarak bilinmektedir. Türkoloji’nin ana konusunu, geçmişte yaşamış ve günümüzde yaşayan Türk toplumları ile ilişkili diğer toplumlar oluşturur. Bu bilim dalında uzmanlaşan kişilere Türkolog denir.
Prof. Dr. Zülfikar Bayraktar, Rusya’da Türkoloji’nin genellikle Doğu Dilleri (Oriental Studies / Востоковедение) fakülteleri altında yer aldığını ifade ederek şu değerlendirmede bulundu:
“Türkiye, Azerbaycan, Orta Asya Türk Cumhuriyetleri ve Rusya’daki Türk halklarıyla ilgili dil, tarih, edebiyat ve kültür araştırmalarını kapsar. Rusya’da birçok üniversitede Türkoloji alanında yüksek lisans ve doktora programları da mevcuttur. Türkçe ve Türk lehçeleri, bu coğrafyada zengin ve köklü bir kültürün taşıyıcısı olarak kabul edilmektedir.”
Rusya’da Türkolojiye Akademik ve Kültürel İlgi Artıyor
Prof. Dr. Zülfikar Bayraktar, Türkoloji çalışmalarının özellikle belli başlı büyük üniversitelerde yoğunlaştığını belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Moskova Devlet Üniversitesi (Lomonosov MSU) Filoloji Fakültesi bünyesinde Türk Dilleri ve Edebiyatı üzerine çalışmalar yürütülüyor. Burada bir Türkoloji kürsüsü mevcut. Bu kapsamda Osmanlıca, Türk dili tarihi ve çağdaş Türk lehçeleri üzerine dersler veriliyor.
Sankt-Peterburg Devlet Üniversitesi Doğu Dilleri Fakültesi’nde ise Türkoloji Bölümü bulunuyor. Burada Türkiye Türkçesi, Azerbaycan Türkçesi, Tatar Türkçesi ve Osmanlıca dersleri veriliyor. Bu kürsü ayrıca Rusya’daki en köklü Türkoloji merkezlerinden biri olup 19. yüzyıldan beri bu kapsamda faaliyet göstermektedir.”
Kazan ve Ufa Üniversiteleri Türkoloji’nin Kalbi
Prof. Dr. Bayraktar, Türkoloji çalışmalarının özellikle Kazan ve Ufa şehirlerinde yoğunlaştığını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kazan Federal Üniversitesi (Tataristan) Türkoloji araştırmaları açısından çok önemli bir merkezdir. Üniversite bünyesinde Tatar Türkçesi, Genel Türk Dili Tarihi, Türk Lehçeleri ve Türk Boylarının Kültürü gibi alanlarda çalışmalar yürütülmektedir. Kazan Üniversitesi’nde bir Türkoloji kürsüsü mevcuttur.
Ufa Başkurt Devlet Üniversitesi ise Türk dilleri ve kültürleri üzerine lisans ve lisansüstü programlara sahiptir. Burada Başkurt Türkçesi ve diğer Türk lehçeleri üzerinde akademik araştırmalar yürütülmektedir.”
Altay’dan Yakutistan’a Uzanan Türkoloji Ağı
Türkoloji araştırmalarının yalnızca Moskova veya Kazan’la sınırlı olmadığını vurgulayan Prof. Dr. Bayraktar, “Altay Devlet Üniversitesi, Yakut (Saha) Devlet Üniversitesi, Omsk ve Novosibirsk gibi şehirlerde de Türk boyları üzerine filolojik ve kültürel araştırmalar yapılmaktadır. Bu merkezler, Türk kültürünün tarihsel derinliğini bilimsel düzlemde ele alan önemli odaklardır.” ifadelerini kullandı.
Türkoloji: Türkiye-Rusya Kültürel Yakınlaşmasının Bilimsel Köprüsü
Prof. Dr. Bayraktar, Rusya’daki Türkoloji kürsülerinin yalnızca akademik değil, kültürel diplomasi açısından da özel bir anlam taşıdığını vurgulayarak şu sözlerle değerlendirmesini tamamladı:
“Rusya’daki üniversitelerdeki Türkoloji kürsüleri büyük bir geleneği barındırmaktadır. Özellikle Türkoloji alanında lisansüstü kariyer yapmak isteyen araştırmacılar için bu bölümler çok önemli fırsatlar sunmaktadır. Bu kürsülerin varlığı, hem Türkiye hem de Rusya açısından dostluk, karşılıklı anlayış ve kültürel etkileşim yönünden son derece kıymetlidir.
Türkoloji kürsüleri, Türkiye’nin ve Türk boylarının kültürünün, dilinin ve tarihinin Rusya’da bilimsel zeminde tanıtılmasını sağlamaktadır. Ayrıca Türkiye ile Rusya arasındaki diplomatik ilişkilerde kültürel yakınlaşma unsuru olarak da işlev görmektedir.”