Nöbetçi Eczaneler
Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ersan Başar, küresel ısınmanın etkileri konusunda çarpıcı açıklamalarda bulundu. Başar, özellikle kutuplar ve yüksek dağlardaki buzulların hızla eridiğini belirterek, bu erimenin yalnızca su kaynaklarını değil, dünya iklim sistemini de doğrudan etkilediğine dikkat çekti.
“Buzullar İklimin Anahtarıdır”
KTÜ Sürmene Deniz Bilimleri Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Ersan Başar, buzulların dünyanın iklimini belirleyen en temel unsurlardan biri olduğunu söyledi. Başar, “Kutup bölgeleri ve yüksek dağlardaki buzullar, iklimin düzenlenmesinde kilit rol oynar. Ancak küresel ısınmaya bağlı olarak bu buzullar hızla eriyor. Bu erime, iklim sistemlerinde büyük değişikliklere yol açıyor” dedi.
“Son 10 Yılda Hızlanan Erime”
Bilimsel veriler ışığında son 10 yılda buzul erimesinin belirgin şekilde hızlandığını vurgulayan Prof. Dr. Başar, “Kutup bölgelerinde ve Himalaya gibi yüksek dağlarda erime gözle görülür düzeyde arttı. Türkiye’de de durum farklı değil. Erciyes buzulu tamamen yok oldu. Kaçkarlar, Cilo-Sat ve Ağrı Dağı’ndaki buzullar ise hızla küçülüyor” ifadelerini kullandı.
“Erime, Karbon ve Metan Salımını Artırıyor”
Buzulların erimesiyle birlikte toprak altındaki karbon ve metan gazlarının atmosfere salındığını belirten Prof. Dr. Başar, bu durumun küresel ısınmayı daha da hızlandırdığını söyledi. “Buzullar eridikçe, hem dünyanın sıcaklığı artıyor hem de iklim sürekli değişkenlik gösteriyor. Bu bir kısır döngüye dönüşüyor” dedi.
Türkiye’de de Etkileri Gözle Görülüyor
Başar, Türkiye’deki dağlık bölgelerde gözlemlenen buzul erimelerinin, küresel ısınmanın yerel yansımalarından sadece biri olduğunu belirtti. Özellikle 5 bin metre rakımın üzerindeki dağlarda buzulların geri çekildiğini ve bu sürecin iklimde ciddi değişimlere yol açtığını kaydetti.
Uzmanlardan Küresel Çağrı
Bilim insanları, buzulların yalnızca su kaynağı değil, aynı zamanda iklim düzenleyici birer doğal denge unsuru olduğuna dikkat çekerek, sera gazı salımlarının acilen azaltılması ve küresel iklim politikalarının güçlendirilmesi gerektiğini vurguluyor.