Nöbetçi Eczaneler
Diyarbakır’ın Bismil ilçesindeki Körtiktepe kazılarında gün yüzüne çıkarılan 12 bin 500 yıllık Ritüel Taş Plaka, Diyarbakır Müzesi’nin yeni kurumsal logosu oldu. Akeramik Neolitik Dönem’e tarihlenen ve keçi başı ile arı gövdesi gibi figürlerin bir araya gelmesiyle oluşturulan bu eşsiz eser, sadece bölgenin değil, dünyanın da en erken logo tasarımı olma özelliğini taşıyor.
Keçi Başı, Arı Gövdesi: Sürreal Bir Kimlik Simgesi
Klorit taşından oyularak yapılan bu küçük plaka, hayvan figürlerinin birleşiminden oluşuyor. Arkeologlara göre, bu nesne sadece estetik bir figür değil; aynı zamanda törenlerde kullanılan, kimlik ve otoriteyi simgeleyen bir nesneydi. Diyarbakır Müzesi Müdür Vekili Müjdat Gizligöl, “Bu eser hem törenlerde kullanılmış hem de toplulukları simgeleyen bir tasarım. Yani bir logo. 12.500 yıl önce tasarlanmış ve bugün hâlâ bir kurumu temsil edebilecek güçte” dedi.
Körtiktepe: Tarihi Baştan Yazan Kazı
Ilısu Barajı projesi kapsamında yapılan kazılar sırasında ortaya çıkarılan Körtiktepe yerleşimi, yalnızca Diyarbakır’ın değil Mezopotamya tarihinin seyrini değiştirdi. Konargöçer yaşamdan yerleşik hayata geçişin izlerinin bulunduğu bu alan, erken toplum yapısı, ticaret ağı ve ritüel uygulamalarıyla dikkat çekiyor. Gizligöl, “Körtiktepe, Sümer’den bile 7 bin yıl öncesine uzanan bir medeniyetin izlerini taşıyor” ifadelerini kullandı.
Diyarbakır’ın Yeni Simgesi Olmaya Aday
Diyarbakır Müzesi’nin giriş tabelasında da yer verilen logo, ziyaretçilerin yoğun ilgisini çekiyor. Müze yönetimi, bu eserin tıpkı Zeugma’nın Çingene Kızı mozaiği gibi Diyarbakır’ın da kültürel sembolü haline gelmesini istiyor. Gizligöl, “Bu logo Diyarbakır’a çok yakışıyor. Başka bir şehirle özdeşleştirilemeyecek kadar özel. Bu eserin Diyarbakır’ın kurumsal kimliğinin bir parçası haline gelmesini arzuluyoruz” dedi.
Dünyanın İlk Logosu Olabilir
Eserin başka hiçbir kazıda benzerinin bulunmamış olması, onu benzersiz kılıyor. Klorit taşına oyulmuş keçi başı ve arı gövdesi gibi birleşik figürler, o dönemin inanç, yönetim ve toplum yapısına dair önemli ipuçları sunuyor. Arkeologlara göre, bu taş plaka “dünyanın bilinen ilk logo tasarımı” olma potansiyeline sahip.