Ankara’da emekli jimnastik antrenörü Fatih Güller (67), Kartalkaya’daki otelde çıkan yangında, çarşafları birbirine bağlayarak 11 kişiyi sağ kurtardı.
42 yıl boyunca Ankara Üniversitesi’nde görev yapan Fatih Güller, tatil için Kartalkaya’ya gittiğinde, yeğeni ve ailesiyle birlikte Grand Kartal Otel’e yerleşti. Aynı gece otelde yangın çıktı. Güller, 10’uncu katta gece sesleriyle uyanarak, yeğeni ve ailesini uyandırıp dışarıya çıkmalarını sağladı. Ancak yoğun duman nedeniyle daha fazla ilerleyemedi. Otele bakan odanın penceresinden çarşafları bağlayarak, 11 kişiyi güvenli bir şekilde aşağı indirdi. Yeğeni Gülşen Doğan Durdağ, çarşafın yırtılması sonucu yaralandı.
Güller, yaşadıklarını anlatarak, yangın sırasında dumanın her tarafı sardığını ve çarşaflarla insanları aşağı indirdiğini belirtti. Yangın alarmının çalmadığını ve uyarı levhası bulunmadığını belirten Güller, alarmın çalması halinde birçok canın kurtulabileceğini ifade etti. Ayrıca, yangında kendisini “kahraman” olarak tanımlamayan Güller, bu süreçte kendisine yardım eden birçok kişi olduğunu söyledi. Yeğeninin sağlık durumunun iyiye gittiği aktarıldı.
‘DUMANLAR HER TARAFI SARMIŞTI’
Ankara’da hastanede tedavi altında olan yeğeni Gülşen Doğan Durdağ’ın başında bekleyen Fatih Güller, DHA’ya konuştu. Fatih Güller, gece seslere uyandığını söyleyerek, “Kokuyu hissettim ama insan konduramıyor. ‘Otel yanıyor, çıkın’ diye bir ses duyduk. 10’uncu katta 1020 numaralı, iç içe bir odada kalıyorduk. Yeğenim, eşi ve küçük çocuğu odanın bir bölümünde, biz de yeğenimin büyük oğluyla odanın diğer bölümünde yatıyorduk. ‘Kimse yanına hiçbir şey almasın’ dedim. Hiçbir şey almadık ve olduğu gibi çıktık. Gözlüğümü, bir de telefonumu alabilmişim. Koridora çıktık korkunç bir dumanla karşılaştık. Bir kat indik, bir kat daha inebildik. Artık inemeyecektik; çünkü dumanlar her tarafı sarmıştı” dedi.
‘SESİME GELİN DEDİM’
Güller, 8’inci katın koridorunda yoğun dumanın içinde siluet şeklinde bir aydınlık gördüğünü ve kattakileri o aydınlığa yönlendirdiğini söyleyerek, “İnsanlara süreli bağırarak ‘Sesime gelin’ dedim. Camları kırdığımızda nefes aldık. Zehirleniyor olduğumuzu orada anladım. İnsanlar sürekli ‘ne oluyor’ diyordu. ‘Herkes uyansın, otelde yangın çıkmış boğulacağız’ dedim. ‘Herkes battaniye ve çarşafını bana getirsin, ben düğümleyeceğim, aşağı bu şekilde ineceğiz’ dedim. Hayatımda böyle bir şey görmedim. Çarşafları birleştirdik ve önce küçük çocukları, sonra kadınları indirdik. Çarşafı koluma dolayıp tutuyordum; çünkü bağlayacak bir yer yoktu. Son 4 kişi kaldık. Yeğenim Gülşen’e ‘Sen in, çocuğu sonra indiririm’ dedim. O da bana ‘Çocuğumu indirmeden ben inmem’ dedi. Çocuğu indirdikten sonra yeğenim kendi inerken yaklaşık 3 metre kala çarşaf dayanmadı ve koptu. Omurgalarında kırıklar var ve kolu kırıldı. Alacak nefesimiz, içecek suyumuz varmış” dedi.
‘EN SON KENDİM İNDİM’
Çarşafla en son kendisinin indiğini belirten Güller, “Çarşafın ucunu topuz yaptım, onu pencerenin dış menteşeli kısmına sıkıştırdım ve indim. İnenler de merdiven getirdi. Çarşafın koptuğu yerden sonraki bölümü merdivenle indim. 5-6 yaşında bir çocuk bana ‘Baba, amca’ diye sarıldı. Allah orada bana bir güç verdi. Oradakilere ‘Sakin olursak hepimiz kurtuluruz, sakin olmazsak hepimiz burada kalırız’ dedim. Böyle 11 kişiyi net olarak kurtardığımı hatırlıyorum. Daha sonra beni arayıp teşekkür edenler oldu. Trabzon’dan Ömer Bey var ve beni telefonuna ‘Yangındaş’ diye kaydetmiş ve beni öyle aradı” dedi.
‘ALARM ÇALSAYDI BİR SÜRÜ CAN KURTULURDU’
Yangın sırasında alarm çalmadığını belirten Güller, “Yangın merdiveni göremedim. Var mıydı, yok muydu bilmiyorum. Bir uyarı levhası, acil çıkış hiçbir şey görmedik. İnanıyorum ki, eğer alarm çalsaydı ve ufak bir duman tespit edebilseydi bir sürü can kurtulurdu. Benim yaptığım kahramanlık falan değil. Bir sürü insan orada benim gibi davrandı. Bana yardım eden bir sürü insan vardı orada. Yaşanan acının boyutunu kelimelerle anlatamam. Gözümde yaş kalmadı ağlamaktan. O insanlara sarılmaktan, ağlamaktan gözümde yaş kalmadı” ifadelerini kullandı.
Fatih Güller, yeğeninin ameliyat olduğunu ve sağlık durumunun iyiye gittiğini söyledi.