Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Antalya’nın Serik İlçesinde 14 Yıl Önce Yaşanan Sel Felaketinin İzleri Hâlâ Silinmedi

  Antalya’nın Serik ilçesine bağlı Haskızılören Mahallesi’nde 9 Ekim 2011

 

Antalya’nın Serik ilçesine bağlı Haskızılören Mahallesi’nde 9 Ekim 2011 gecesi meydana gelen sel felaketinin üzerinden 14 yıl geçti. Felakette 46 ev hasar görürken, köprüler yıkıldı, yollar ve tarım arazileri çamur deryasına döndü. Selde kaybolan 6 kişiden 4’ünün cansız bedenine ulaşılırken, Meryem Çelik (78) ve Süleyman Çelik (77) çiftinden hâlâ haber alınamadı.

Köyün Merkezi Sular Altında Kalmıştı

O dönem köy statüsünde olan Haskızılören’de, 24 saatte metrekareye 300 kilogram yağış düştü. Şiddetli yağış sonucu köy merkezinde 3 köprü ve 2 menfez yıkıldı, 100 hektara yakın tarım arazisi sular altında kaldı. Çok sayıda kişi karadan ve havadan yürütülen çalışmalarla kurtarılırken, bölgedeki birçok ev kullanılamaz hale geldi.

Selin ardından devlet tarafından bölgede 36 konut ve 10 iş yeri inşa edilerek afetzedelere teslim edildi. Ancak felaketin izleri hâlâ mahalledeki bazı evlerde görülüyor.

“Her Şey Bir Anda Oldu”

Haskızılören Muhtarı Mustafa Kaygış, “O gece komşumla evin damına çıkarak kurtulduk. Her taraf suyla dolmuştu, ‘Buraya kadarmış’ dedik. 6 kişi kayboldu, 4’ü bulundu ama iki hemşehrimizin hâlâ izine rastlanmadı. Sel köyümüzün düzenini tamamen bozdu. Devletimiz yaralarımızı sardı ama yaşadıklarımızı unutmak mümkün değil” dedi.

“Allah Düşmanımıza Bile Göstermesin”

Felaketi eşiyle birlikte yaşayan Muhammed Özer, “Saat 22.00 civarında sular yükselmeye başladı. Eşimle evin damına çıktık, yaklaşık 3 saat orada kaldık. Kendimizi son anda kurtardık. 6 kişi kayboldu, 4’ü bulundu. Allah bir daha kimseye böyle bir afet yaşatmasın” ifadelerini kullandı.

“Bir Kabus Yaşadık”

Selde babasını kaybeden Osman Bulut, “Gece herkes kendi imkanlarıyla mücadele etti. Sabah olduğunda köyün neredeyse yok olduğunu gördük. Babam Hasan Bulut’u kaybettik. Rabbim kimseye böyle acılar yaşatmasın” diye konuştu.

“Ölürsek Beraber Ölelim”

O gece yaşadıklarını gözyaşlarıyla anlatan Hatice Bulut, “Eşim eve gelip ‘sel bastı’ dedi. Kaynımın evine sığındık, ormana kaçtık. Sabah dönüp baktığımızda hiçbir şey yerinde değildi. Çocuklarıma ulaşamadım. O an ölürsek birlikte ölelim dedim. Allah kimseye böyle bir gece yaşatmasın” dedi.

“Devlet Yaralarımızı Sardı”

Gebiz Mahallesi Muhtarı Muharrem Aktaş ise, “Selin ardından devletimiz hızla harekete geçti. Evleri zarar gören vatandaşlarımız için Gebiz’de yeni konutlar yapıldı. Vatandaşlarımız burada hayatlarını sürdürüyor” dedi.

Haskızılören’de o gece yıkılmadan ayakta kalan Merkez Camisi hâlâ ibadete açık. Ancak köydeki bazı evlerde selin bıraktığı izler, felaketin acı hatıralarını hatırlatmaya devam ediyor.